Trafiğe kayıtlı olmayan motosiklet sahibinin kaza nedeni ile oluşan zarardan sorumluluğu nedir?

Trafiğe kayıtlı olmayan motosiklet sahibinin kaza nedeni ile oluşan zarardan sorumluluğu nedir?

ÖZET: Davacının yolcu olarak bulunduğu tescilsiz motosikletin  faturası davacının annesi S. K. Adına düzenlenmiş, motosikletin ÖTV ödeme belgesinde de alıcı olarak S. K.. yazmaktadır. Aracı maliki dışında zilyedi de kullanabilir.

Bu durumda dosyada mevcut ve aksi kanıtlanamayan yazılı delillere itibar edilip, S. K.’nın işleten olduğu kabul edilerek işin esasının incelenmesi gerekir.

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi  2018/2926 E.  ,  2019/12567 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından verilen talebin reddine dair karara karşı davacı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen itirazın reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi’nce verilen istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Başvuran (davacı) vekili; dava dışı …’nın sevk ve idaresinde olan ve trafik sigortası bulunmayan tescilsiz motosiklet ile …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın 10/11/2013 tarihinde çarpışması sonucunda gerçekleşen çift taraflı trafik kazasında tescilsiz motosiklette yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralanarak sakat kaldığını, kazanın oluşumunda tescilsiz ve sigortasız motosiklet sürücüsü olan …’nın tam kusurlu, … plaka sayılı araç sürücüsünün ise kusursuz bulunduğunu, kazaya karışan motosikletin tescilsiz olması ve geçerli bir trafik sigortasının bulunmaması nedeniyle davalı … Hesabına başvurma zorunluluğunun doğduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalı … Hesabından tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti’nce başvurunun reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi tarafından; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı KTK’nın hükümlerine göre, trafik kaydı “işleteni” kesin olarak gösteren bir karine değilse de, onun kim olduğunu belirleyen güçlü bir kanıt niteliğindedir. Ancak, trafik kaydına rağmen işleten sıfatının üçüncü kişi üzerinde bulunmasını engelleyen bir yasa hükmü yoktur. Aynı Yasa’nın 3. maddesinde, “işleten: Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak, ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.” şeklinde tanımlanmıştır.
Somut olayda; davacının yolcu olarak bulunduğu tescilsiz motosikletin faturası davacının annesi Sadiye Kara adına düzenlenmiş, motosikletin ötv ödeme belgesinde de alıcı olarak Sadiye Kara yazmaktadır. Aracı maliki dışında zilyedide kullanabilir. Bu durumda dosyada mevcut ve aksi kanıtlanamayan yazılı delillere itibar edilip, Sadiye Kara’nın işleten olduğu kabul edilerek işin esasının incelenmesi gerekirken, sözlü beyana göre davacının işleten olarak kabul edilerek yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin kararının BOZULMASINA, 6100 sayılı HMK 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının ilk derece mahkemesine (Sigorta Tahkim Komisyonuna) kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 26/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.